Melek Huylu İnsan

Raşit Küçük Bey ile İlgili Bir Hatıra

Allah rahmet eylesin Raşit Bey dostum ve Allah âfiyet ve selâmet versin İsmail Lütfi Çakan kardeşimle Riyâzü’s-sâlihîn Tercüme ve Şerhi’ni hazırlamaya gayret ediyorduk.

Her birimiz takriben 100’e yakın hadis üzerinde çalışıyor, çalışmamızı bitirince bir araya gelip yazdıklarımızı değerlendiriyorduk. Yine bir gün bu maksatla toplanmaya karar verdik. Toplantı günü İsmail Lütfi Bey ile Raşit Bey’in gelmesini bekliyorduk.

Başı ağrıyanlar Raşit Bey’e başvurur, ondan derdine bir çözüm bulmasını isterdi. O da onları uzun uzun dinler, herkese yardımcı olmaya çalışır, bu da ilmî çalışmalarını büyük ölçüde aksatırdı.

O gün yanımıza geldiği zaman güzel yüzünde biraz keder vardı. Esasen o kederli olduğu zaman bile gülümser, sıkıntısını belli etmezdi.

Onu derinden üzen bir hâdise olmuş, kendisinden beklediğimiz çalışmayı getirememişti.

Kendisinin evde olmadığı bir gün eve bir hanım misafir gelmiş, yanında da 5-6 yaşlarında bir kızı varmış. Bu çocuk o günlerde bilgisayar öğreniyormuş. Raşit Bey’in çalışma odasına girmiş, bilgisayarı açmış. Raşit Bey’in üç buçuk aydır üzerinde çalıştığı Riyâzü’s-sâlihîn tercüme ve şerhini tamamen silmiş.

Ayrılığı ile kalbimizde derin bir acı, ilim dünyasında büyük bir boşluk bırakan sevgili dostum, o gün hepimizi çok üzen bu olayı anlatırken her zaman ki gibi sakin ve halîmdi. Üç buçuk aylık emeğinin kaybolmasına sebep olanlar hakkında kınayıcı bir şey söylemiyordu. O böylesine melek huylu bir insandı.

Sevgili dostum bunları üzüntülü bir sesle anlatıyor, fakat o çocuk ve ihmalkâr annesi hakkında olumsuz bir şey söylemiyordu.

Ben dayanamadım. “İyi ama Raşitçiğim, yazdığın kısımları yedeklemedin mi, flash diske kaydetmedin mi?” diye sordum.

“Kaydetmiş, onu da masanın çekmecesine koymuştum. Çocuk flash diski bulup onu da silmiş” dedi.

Ayrılığı ile kalbimizde derin bir acı, ilim dünyasında büyük bir boşluk bırakan sevgili dostum, o gün hepimizi çok üzen bu olayı anlatırken her zaman ki gibi sakin ve halîmdi. Üç buçuk aylık emeğinin kaybolmasına sebep olanlar hakkında kınayıcı bir şey söylemiyordu. O böylesine melek huylu bir insandı.

Orada İsmail Lütfi Bey ile konuştuk. Dostumuzun kederini hafifletmeliydik. Riyâzü’s-sâlihîn’den onun hazırlayacağı bu zâyi olan kısmı tekrar üçe böldük ve eksiğimizi birlikte tamamladık.

Yüce Rabbim ona cennetini ve cemâlini ikrâm eylesin, bizi de Firdevs cennetinde buluştursun. Âmin.