Üç Aylar’ın müjdecisi olan Receb’in, Perşembe’yi Cuma’ya bağlayan ilk gecesi Regâib kandili…
Regâib, “rağbet”in çoğulu… Kulun, Rabbine “rağbetler”ini sunacağı mübarek bir buluşma günü.
İnşirah Suresi’nin son ayeti, “Yalnızca Rabbine rağbet et” diyor. Biz de O’na yöneleceğiz ve affı, rahmeti, hayrı, kolaylığı, sağlık ve afiyeti O’ndan isteyeceğiz.
Efendimiz buyuruyor; “Sizden biriniz dua ettiği zaman kesin bir ifade ile dilekte bulunsun; ‘Allahım, dilersen bana ver’ demesin. Çünkü Allah’ı zorlayan hiçbir güç yoktur.” (Buhârî, Daavât 21)
Kâinatın en emîn, en doğru sözlü insanının bu müjdesini elbette en iyi şekilde değerlendireceğiz. Mademki duayla istiyoruz ve muhatabımız Allah, o halde taleplerimizin sınırı da yok. “Çünkü Allah’ı zorlayan hiçbir güç yok.”
Hem O öylesine Kerîm, öylesine cömert ki ellerimizi duaya açıp kendisinden istekte bulunurken dahi sevap kazanıyoruz. Duayla, kulluk bilincimizi gösteriyor ve varılacak tek kapının O’nun kapısı olduğunu tasdik ediyoruz çünkü.
عَنْ أَنَسٍ أنّ النَّبي صَلَّىَ اللهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ كَانَ إذَا دَخَلَ رَجَبُ قَالَ : اللَّهُمَّ بَارِكْ لَنَا فِي رَجَبَ وَ شَعْبَانَ وَ بَلِّغْنَا رَمَضَانَ
"Allah'ım; Receb ve Şaban'ı bize mübarek kıl ve bizi Ramazan'a ulaştır!"
(Hadis-i Şerif - Heysemî, Mecmeu’z-zevâid, III)
Regâib Kandili’nizi tebrik eder, bu mübarek gecenin tüm İslam âlemine huzur, barış ve bereket getirmesini temenni ederiz.