Kıssalar insanoğlunun yeryüzündeki serüvenini, kutsal olanla müsbet ve menfi ilişkisi açısından, önemli dönüm noktalarıyla bize anlatır. Bu uzun süreç boyunca elbette inanç sahasında sayısız olay meydana gelmiş ve yine sayısız insan doğru ve yanlış örnekler olarak kendi zaman dilimlerinde kendi rollerini oynamışlardır.
Peygamberlerin tamamının Kur’ân’da zikredilmediğini de hatırlarsak Cenab-ı Hak’kın son ve evrensel mesajında bizlere anlatmak için seçtiği örneklerin değerini belki daha iyi anlayabiliriz. Binlerce peygamber ve sayısız insanın anılarından seçilmiş örneklerdir onlar… Hem de bizzat kainatın sahibi tarafından seçilmiş örnekler. Bu yüzden kıssaların her bölümü, bir diyalog içindeki bir cümlecik, ana karakterlerin arasında belli-belirsiz geçiveren bir tarihi şahsiyet… Bunların her biri yaratıcının bizlere uyulacak ya da sakınılacak bir model olarak sunduğu hayati örneklerdir. Kur’ân’ın kıssalar dışındaki itikadi, ahlaki, ferdi ve ictimai kurallarını hayatımıza yansıtma çabamızda düşebileceğimiz çukurları ve yükselmemiz gereken zirveleri bizlere gösteren eşsiz örneklerdir. Bunun için son derece günceldirler.
Bütün peygamberlerin kavimleriyle mücadeleleri sırasında özellikle vurguladıkları bir ifadeye dikkatinizi çekmek istiyorum bu vesileyle. Kur’ân’ın bize bildirdiğine göre muhatapları kendilerinden olağanüstü beklentiler içine girince peygamberler onları “ancak bir beşer” olduklarını belirterek uyarmışlar (Kehf/110; İbrahim/11; Fussilet/6; İsra/93); peygamberlerin çağrısına muhatap olan insanlar da en çok onların bir beşer olmalarına itiraz etmişlerdir. (En’am/91; İbrahim/10; Enbiya/3; Mü’minun/24, 33-34; Şuara/154, 186; Yasin/15; Teğabün/6)
Şeytanın Hz. Âdem (as)’e secde etmekten kaçınması da onun bir beşer olması nedeniyledir. (Hicr/33) "Sadece bir beşer olma" peygamberlerin gocundukları bir şey değil; aksine ısrarla belirttikleri, öne çıkardıkları bir husus. Hiçbir zaman kendilerine mistik bir hava vererek sıradan insanlara üstün görünmeye çalışmamışlar; beşer olmayı seçilmişliklerine bir engel olarak görmemişlerdir.
