Anam Babam Sana Feda Olsun Ey Allah'ın Rasulü

25 Aralık 2009

"Ümmetimden beni en çok sevenlerin bir kısmı, benden sonra gelip ailesini ve malını fedâ ederek beni görmüş olmayı isteyecek olanlardır." (Müslim, Cennet, 12)

Diyalog içeren bir çok hadis metninde rastlayabileceğimiz, siyer okumalarında karşımıza çıkan bir sevgi hitabıdır "Fedâke ebî ve ümmî ya Rasûlullah" 

Evlat için anne-baba ne demektir? Onun yeryüzüne gelmesine vesile olan bu iki varlık, sevgi, şefkat ve ilgileriyle onu sarıp sarmalayan, besleyip büyüten, düştüğünde kaldıran ve yaralarını saran sıcak aile ortamının vazgeçilmez iki ögesidir. Bütün İslami kaynakların "Ahlak İlmi" başlığında, Allah ve Peygamber hakkının hemen altında, "kul hakkı" bahislerinin ilk sırasında yer alır ana-baba hakkı. İnsan ilişkileri bağlamında özellikle vurgulanır, Kur'andaki ebeveyne yönelik tembihler, tavsiyeler.

Karşılıksız sevginin sembolüdür anne; önce kanıyla, sonra sütüyle besler. Gücün, hayat boyu desteğin sembolüdür baba; önce canıyla, sonra malıyla tutar elimizden. Biz seçmeyiz onları ama belli bir olgunluğa erişince, onları bizim için seçene şükrederiz tüm benliğimizle. Zira öyle içimize işlemiştir ki sıcak ilgileri, uzak da kalsak o kadar bizimledir ki sevgileri... Biz doğmadan seçilenler, artık vazgeçilmezlerimizdir.

O halde bu kıymetlileri, hangi güç koparabilir bizden? Neyin, kimin uğruna feda edebiliriz biriciklerimizi; dünyada en sevdiklerimizi, sevdirildiklerimizi?

Bize şahdamarımızdan yakın olan Yaratan'ın, örnek olması için diğer insanlara gönderdiği bir başka seçilmiş için, onun uğruna yapılabilecek bir fedakarlıktır bu; başka hiçbir vazgeçişe benzemeyen. Ancak onun huzurunda erişilecek bir duygu atmosferi ile ağızdan çıkabilir "Anam- babam sana feda olsun ey Allah'ın elçisi !" sözü; başka hiçbir kelama özenmeyen.

"Annemi babamı senin getirdiğin hakikat uğruna feda edebilirim" demek, "Senin yoluna, Rabbimin yoluna canımdan özgeler kurban olsun" demektir. İmanın da en kâmil halinin göstergesidir. "Hiç biriniz beni, babasından, çocuğundan ve bütün insanlardan daha çok sevmedikçe iman etmiş olmaz." ( Buhari, İman 8 ) hadisinin şerhlerinde, babanın ardına anne, imanın önüne de kâmil(olgun) kelimesinin eklendiğine şahit oluruz. Yani ebeveyn sevgisi, evlat muhabbeti hatta dünyada en sevgili kimse, ona karşı duyulan hisler, Allah'ın ayetlerini bizlere ulaştıran elçinin sevgisine galebe çalarsa iman olgunlaşamaz.

Bir kişi canından bile fazla sevebilir mi bir başkasını? O "başkası" bu yarım, kırık, buruk dünyanın ötesine işaret ediyor ve orada tamamlanacağımızı müjdeliyorsa, işaret eden parmağa değil işaret buyurduğu mutlak hakikate nazar edilince tüm dertler unutuluyorsa artık arada "can" fazlalıktır. Mümtaz elçi, "Öz nefsim hariç seni her şeyden fazla seviyorum" diyen,  Raşit halifelerin ikincisine bu gerçeği şöyle hatırlatır: "Öz nefsinden de çok sevmelisin Ömer." Hiç tereddüt göstermeyip " Canımdan da çok seviyorum" diyen sevgili sahabinin gönlüne su serpen cevap da gecikmeden verilir: "İşte şimdi oldu Ömer." (Buhari, Eymân 3).


O temiz ruhların dudaklarından dökülecek sözler, mazinin heyacanını istikbalinkine katacak ve şimdinin hasretiyle ulaşacak kutlu elçiye: "Anam- babam sana feda olsun ya Rasûlullah."

İlahi güçten almaktadır "Rasulullah sevgisi" kalbimizdeki yerini. Onu sevmek Allah'ı sevmektir zira. Ona bağlanmak Allah'a bağlanmak. Ona itaat, Allah'a itaat. "De ki: Eğer Allah'ı seviyorsanız bana uyunuz ki, Allah da sizi sevsin ve günahlarınızı bağışlasın." (3/ Ali İmran 31)

 Bizi yaratan, yaşatan, tekrar döndürüleceğimiz sevgi kaynağı (el- Vedud)na, rahmet menbaı (er- Rahman)na, beşer içerisinden seçtiği en mükemmel örneği kanalıyla bizleri terbiye eden Allah (c.c) a yönelen, coşkun bir kurban etme hitabıdır "Fedake ebî ve ümmî ya Rasûlullah".

"Şüphesiz ki sen doğru yola, Allah'ın yoluna götürüyorsun." 42/ Şura suresi, 52-53. ayetinde bahsedilen yola muhtaç her nesilden çıkacaktır peygamber aşıkları. Görmeden sevecek, özleyecek. Asırlar sonrasından, onun yaşadığı çağa süzülüp gidecek ruhlar. O temiz ruhların dudaklarından dökülecek sözler, mazinin heyacanını istikbalinkine katacak ve şimdinin hasretiyle ulaşacak kutlu elçiye: "Anam- babam sana feda olsun ya Rasulallah."  Kutlu elçi mukabele için mübarek başını eğecek, bugünün müminleri de, kadim ümmetlerin ve kıyamete kadar gelecek inançlı zürriyetin ortak coşkusuyla selam gönderecek o mümtaz başın sahibine... Allahümme salli ala seyyidina Muhammedin ve ala âli Muhammed...