Hakk'ın Sözü Hakikattir

Kur'ân Allah'ın kullarına konuşmasıdır. Ve bu konuşmadan maksat -hâşâ- kullara iyi vakit geçirtmek, gönüllerini hoş etmek, eğlendirmek değildir. Bazıları adeta öyle zannediyorlar.

Aksine Kur’ân adeta belgesel film gibidir. Belgeseli çeken kişi “izleyenleri çok da üzmeyelim; aslanın ceylanı parçalamasını vermeyelim” demez. Belgeselin amacı gerçeği olabildiğince yalın haliyle anlatmaktır. Gerçeği kurgular mı belgeseller?

İşte Kur’ân'ı böyle düşünün. Bize kalsaydı aklımızın eremeyeceği, gözümüzün, kavrayışımızın yetemeyeceği gayb alanları hakkında bilgi vermek için indirdi. Gerçeğin bütünlüğüne eremeyen bulanık bakışlarımızı ilahi bilginin kesinliği ile keskinleştirmek için. Bu sayede nerden gelip nereye gittiğimizi, gideceğimiz yerde bizi nelerin beklediğini, buna göre burada nasıl hazırlanmak gerektiğini bilebilmemiz için...

En akıllı insanlar bütün donanımlarıyla bir araya gelseler Allah katında gerçeğin ne olduğunu O'ndan gelen bir bilgiye dayanmadan bilebilirler mi? Yani biz insanlar Allah adına (O'nun zihnine bakıp) "bunu istiyor" diyebilir miyiz? Allah için yapılması gerekeni kendi kafamıza göre seçebilir miyiz? Bütün kutsal kitaplar ve onları getiren peygamberler insanoğlunun gerçeğin ta kendisini bulma konusundaki çaresizliği karşısında ilahi bir yardım eli olmak üzere gönderilmiştir.

Hakikatin keskinliği elbette içinde nefislerimizin hoşuna gitmeyecek şeyler de barındırır çoğu kez. Böyle olduğu içindir ki ilk muhatapları da gerçeği anlatan bu kitabın hoşlarına gidecek şekilde değiştirilmesini istemişlerdi. (Yunus/15)

Söz gelimi Allah Kitabında faiz yemekte ısrar edenlere Allah ve Rasûl (sav)’ünün harp açtığını söylediğinde bazı musallilerin dahi yüzleri buruşmakta, canları sıkılmakta. Küresel krizlerin baş müsebbibi olan faiz kurumlarının tek bir krizde kaç kişiyi işsiz bıraktıklarını, kaç ailenin parçalandığını, kaç çocuğun açlıkla burun buruna yaşamak zorunda kaldığını, kaç kişinin intihar ettiğini düşünürsek ilahi bilginin Tanrının kaprislerini değil; kulların kendi kendilerini düçar edecekleri akıbetleri bildirerek onları uyarmayı içerdiğini daha iyi anlarız.