Havva Ergene Işık, Gül Yurdu Yayınları - 2007
Teknolojinin bütün ilerlemişliğine rağmen günümüz insanının "insanlık nokta-i nazarından" kendine bir model arayışı devam etmektedir. Bu, insan olmanın da bir gereğidir; çünkü insan, diğer yaratılmışların aksine, bazı donanımlarını, yaşadığı müddetçe, diğer insanlarda görüp kendi hayatına tatbik etmek suretiyle kazanır.
Diğer yandan, gazetelerin üçüncü sayfaları söz, hal, tavır ve davranışlarıyla model kabul edilen insanların bataklığa sürüklediği hayat trajedilerine ayrılmış durumdadır. Bu durumda, çoğu zaman gencecik insanların uyuşturucu batağına, zihnî buhranlara, hapishane köşelerine düşmelerine, dünya ve ahiret hayatlarının mahvına sebep olan bir yanlış model probleminden söz etmek mümkündür.
Tablo ümit kırıcı görünmesine rağmen, bir çıkmaz sokağın pazıllarını birleştirmek değildir gayretimiz. Her şeyden önce, yaşlı dünyanın simasında parlayan bir asr-ı saadet hakikati ve kadınıyla erkeğiyle, "hangisine tutunulursa doğru yolun bulunacağı" müjdesinin öznesi olan bir mübarek topluluk vardır: Sahabe-i Kiram
Bu model toplulukla ilgili pek çok rivayet değişik eserlerde yer aldı. Örnek hayatları ciltlerle anlatıldı; Fakat belki gözden kaçan bir nokta vardı ki, bu nokta araştırmacı yazar Havva Ergene Işık'ın "Hanım Sahabeler" adlı eserinin çıkış noktası oldu. Bu konuda Işık, şunları söylüyor "Erkek sahabelerin hayatları kaydedildiği ve sürekli anlatıldığı halde, hanım sahabeler çok fazla kayıtlara geçmemiştir. Birçoğunun kaynaklarda sadece ismi vardır. Yaşadıkları adına, tek kelime bulmak neredeyse mümkün olmamaktadır. Oysa; Peygamber Efendimiz vefat ettiğinde yaklaşık yüz bin sahabenin varlığından söz edilmektedir. Bunu düşündüğümüzde, bir o kadar da hanım sahabenin varlığı muhtemeldir. Buna rağmen, bugün bize ulaşanlar çok az. Kaynaklardaki bu sınırlı sayıda bilgiler üzerine ise çok ciddi çalışmaların yapıldığını söylemek mümkün değil. Bazen, birkaçının erkek sahabelerin arkasından ismi zikredilmiş; bazen de bir kısmı ele alınarak bir el kitapçığında toplanmış. Önümüzdeki bu örnek şahsiyetlerin varlığını bilen ve onları yıldız yapan güzelliklerle yaşamını süslemek isteyen her inançlı hanım gibi ben de, onların hayatları hakkındaki çalışmaların eksikliğini fark edince, bu eksikliği nispeten gidermeye vesile olur ümidiyle, hem kendi adıma hem de diğer Müslüman hanımlar adına böyle bir çalışmaya yöneldim."
Havva Ergene Işık; en zor şartlar altında, bütün tehdit ve tehlikelerin varlığına rağmen iman eden bu hanımların örnek hayatlarının günümüz insanına bir örnek teşkil etmesi; kadın erkek eşitliğinden bahsederek İslâm'a saldıranların haklı olmadıklarının görülmesi; İslâmî aile hayatının pratikte nasıl yaşanacağının örneklerle gösterilmesi gibi pratik faydaların yanında eserinin bu mübarek ve mualla şahsiyetlere bir vefa borcu olduğunu da ifade ediyor.