Sabrın Meyvesi

20 Ocak 2010

"Sabır ziyadır." Tirmizi, Daavât 86

Sözlüklerde "nefsin meşakkatlere tahammül kudreti" diye tarif olunan sabır, bu hadiste "ziya" olarak tasvir edilir. Ziya, ışık ve ısı yayması için başka bir kaynağa ihtiyaç duymayan, ışığı kendinden olan demektir. Müminlerin iç dünyasında, kaynağı kendisi olan bu potansiyel güç, onlara, her zor anlarında yol bulmaya yardım eden bir rehber vazifesi görür. Aydınlanmak için başka bir ışığa ihtiyacı olmayan bu kudreti içimize yerleştiren Rabbimiz,yüce kelamında "Ey iman edenler! Sabırla ve namazla Allah'tan yardım isteyin." ( 2/ Bakara 153) âyetiyle, sabrın, hayatımızda çok önemli bir yere sahip olduğunu işaret buyurmaktadır.

Sabrın, zorluklara katlanmaktan en büyük farkı, zorluklara "gönül rızasıyla" katlanmak, iyliklerin olduğu gibi acı ve kederlerin de O'ndan geldiğini bilmek, bu şuurda olmaktır. Yoksa çaresiz bir derde "mecburen" katlanan ve biri sabır, diğeri isyan eden iki kişinin tutumunu aynı kabul etmek gerekir.

Yaşamın her anında, bazen yanlış yorumlandığı üzere, hareketsizliği, ataleti, boşverciliği değil, dinamikliği ve har halükârda dayanıklı olmayı mihverine alan "sabır" inanan insanın en büyük yardımcısı.

Sadece zorluklara değil, güzellik ve iyiliklere karşı sabırdan da bahseder İslam âlimleri. Babası iflasın eşiğinde bir gencin "ya sabır" çekişiyle, uzun yıllar beklediği evlat hasreti son bulmuş annenin, yavrusunu kucağına basarkenki duyguları, sabra bakışı elbette farklı olacaktır. Verilen her nimetin sonlu ve sınırlı olduğunu bildiğimiz gibi hayatın her saniyesini ören imtihanlardaki sıkıntılı anların da geçici olduğunu bilmek ve bu iki zıt durumu abartılı biçimde algılamamak, dengeli bakışı yakalayabilmek, nefsin şımarmasına veya tam tersine ye'se kapılmasına mani olabilmek için en güzel katıktır sabır.

"Andolsun sizi biraz korku, biraz açlık, mallardan canlardan ve ürünlerden eksiltmekle imtihan edeceğiz. Sabredenleri müjdele." 2/ Bakara, 155.)

Fakirliğe, hastalığa, sevdiklerimizi kaybetmeye, korkuya, en ufak endişeye karşı, Allah ve Rasulünün önerdiği bu müsbet gücün, daima elimizden tutması bizim de onun elini bırakmamamıza bağlıdır. "Sabırla ve namazla Allah'tan yardım dileyin. Şüphesiz ki Allah sabredenlerle beraberdir." (2/ Bakara,153.)