Mescitler yeryüzünde Allah’ın evleridir. Allah’ın evleri, Allah’ın bütün kullarına aittir. Oralarda istediğimiz kadar kalır, namaz kılar, Kur’ân okur, ibadet eder, ders çalışır, sohbet dinler, hatta istirahat ederiz. Buluşma yerimiz, uğrak yerimiz, evimiz kadar evimizdir. Öyle olması gerekir. Efendimiz’den öğrendiğimiz budur.
Ama gelin görün ki eğer kadınsanız, hele de çocuklu kadınsanız ülkemizde çoğu camiye girişiniz de çıkışınız da en hafif ifadeyle ürkekçedir. Camilerin sahipleri ve tartışılmaz otoriteleri gibi davranan bazıları kötü kötü bakarak, söylenerek, olmadı gelip müdahale ederek sizi camiden püskürtmeye çalışır. Camilere giren çıkan bir kalabalıktan, çocuk cıvıltılarından, ilim meclislerinden, kısaca camilerin günün her anında, toplumun tüm üyeleri tarafından aktif bir şekilde kullanılmasından rahatsız olan bu zihniyet cemaatteki birkaç takıntılı amca ve teyzeyi aşıp oranın görevlilerine kadar uzanmışsa işte o zaman “ört ki ölem” diyeceğimiz gündür. Bu püskürtücü görevliler muhtemelen başına ilave bir iş çıkmasını istemediği için böyle davranmaktadır. Caminin açık tutulması, bakımı vs. konularında rahatının bozulmasını istememektedir.
Yanında çocukları varken bir camide utandırılmanın, ikazlara, hatta kovulmalara maruz kalmanın o kadını nasıl yaralayacağını, o çocukların hatırasında nasıl yer edeceğini bir hayal edin. Bunu yapan sadece erkini korumayı, alanını kaptırmamayı düşünmektedir. Cami sanki onların ülkesi, kadın ve çocuklar da sınırları zorlayan mültecilerdir.
Kadınlar hayatları boyunca mültecidir. Babasının evindeki kısa saltanatının ardından kocasının evine iltica eder. Onları Allah’ın emri Peygamber’in kavliyle “emanet” olarak alıp kendi evine götüren erkek, bu ürkek mülteci ruhu çoğu zaman hiç anlayamaz. Camilere gitmeyi, oralarda ruhumuzu kanatlandıracak vakitler geçirmeyi en çok istediğimiz şu Ramazan günlerinde fakiri fukarayı, mülteciyi yolcuyu, yaşlıyı genci incitmemeye daha bir özen gösteren halkımız keşke camilerde, kendini evinde değil de bir başkasının yurduna sığınmış bir mülteci gibi hisseden kadın ruhunu da düşünse.