Haccın Sembolleri Ne Anlama Geliyor?

Kâbe: Allah için herhangi bir mekân söz konusu olmadığı hâlde, O, Kâbe için “Evim” buyurmak suretiyle orayı şereflendirmiş, çevresini de çeşitli yasakların geçerli olduğu bir “Harem” bölge ilan etmiştir (Mâ’ide, 5/97; Âl-i İmrân, 3/97). Kâbe, yeryüzündeki ilk ibade...

Allah'ın Gözüyle Görmek

Çok bilinen bir hadis-i kutsi'de kulun Allah'a yakınlaşması anlatılırken Efendimiz’in lisanıyla Rabbimiz şöyle buyuruyor: "... Farzlara ilâveten bir de kulumun sürekli yapmaya devam ettiği nafile­ler vardır ki bunlarla Bana yaklaşır ha yaklaşır ve nihayet öyle bir hâle gelir ki artık Ben onu sevmişim demektir. Bir kere de sevdim mi artık on...

"Mesnevi Hadisleri" Üzerine Birkaç Söz

Son olarak “Mesnevi Hadisleri” eserinde tespit edilmiş, “sahih” olduğu hususunda Hadis âlimlerinin ittifak ettikleri hadislerden birkaçını burada paylaşıyoruz: “Mesnevi Hadisleri”: Ravilerin “sahih” olduklarına mutabakata vardıkları Mesnevi hadislerinden bazıları: Peygamber, bir riyakâra, namaz kıldığı halde: “Ey yiğit! Kalk, n...

Bir Gün Aç Bir Gün Tok

Zühd, dünyaya meyletmemek demek. İslam’ın ilk üç nesline çok ibadet ettikleri için “ubbâd”, dünyadan çok ahirete önem verdikleri için de “zuhhâd” (zahidler) denmiş. Elbette bu tavır onların Efendimiz’de gördükleri ve O'nun ardından da yaşatmaya çalıştıkları bir tavırdı....

Hayat Boyu İbadet

Sahabe, tabiîn ve tebe-i tabiîn döneminde yaşamış olan sufilerin öncüleri kabul edilen takva sahibi Müslümanlar, ibadet üzerinde hassasiyetle durdukları ve çok ibadet ettikleri için "ubbad" ismiyle anılmışlar. Ubbad, çok ibadet edenler demektir. Çeşitli tabakat kitaplarına baktığımızda kendi bakışımıza göre Alla...

İslam Farkını Korumak

İslam Farkı Müslümanların adım adım karış karış eski milletlerin gidişatına ayak uyduracağını hiç bir tereddüde yer bırakmayacak açıklıkta bildi­ren hadis-i şerif, bir yandan zaman içinde Müslümanlarda görülecek kimlik aşınmasını belirlerken, bir yandan da bu erozyonun kimlerin etkisiyle ve nasıl gerçekleşeceğine işaret etmektedir. Ama aynı zamanda hadisimiz içerdiği ciddi uyarı dolayısıyla ...

Benim Derdim Kaçıncı Sırada

Kendimizi çok köşeye sıkışmış hissettiğimiz anlarda diyelim ki elinizi açtınız, bütün yürek yanıklığınızla dua ediyorsunuz. Tam o anda benim aklıma şu düşünce geliveriyor: "Şu anda dünyada Allah'ın huzurunda el açanlar arasında, benim duam önem sırasına göre acaba kaçıncı sırada? Dertler sıraya dizilip, mesela beş b...

İfk Vakası

 Bir açıdan bakıldığında vahyin ışığında yetişmiş bütün Müslüman kadınlar tek kişi gibi görünüyorlar. Daha yakın bir incelemede her birinin yetişme şartlarından, mizaçlarından kaynaklanan kişilik özelliklerini ayırt edebiliyoruz. Hazreti Hatice (r.anha)’yi, kendinden on beş yaş küçük bir erkeğe evlenme teklifi edebilecek kadar kendine güvenen, dulluk kimliğinin sırtında kambur oluşturm...

Önderlerin Sorumluluğu

Arapçada dilimizdeki kullanımından çok daha geniş bir anlam sahasına sahip olan ve emir, reis, başkan, halife, önder, öncü, lider, yönetici gibi manalara gelen “imam” kelimesi, (çoğulu, eimme), her seviyedeki insan toplulukları için vazge­çilmez yönetim unsurunu temsil etmektedir. İmam'ın en belirgin vasfı da kendisine uyulması, yani onun mukteda bih, metbu' olmasıdır. Her...

Sevmek Yeter mi?

Mekkelilerin Efendimiz'le olan mücadelelerinde Ebu Talib'in konumu hep caydırıcı bir unsur olmuş. Onun bir Mekke reisi olarak yeğeninin önünde dimdik durması nedeniyle Efendimiz'in hayatına el uzatamamışlar. Ebu Talip Peygamberimiz’i sekiz yaşından sonra yetiştiren, büyüten, himaye eden amcası. Yeğenini çok seven Ebu Talip, kaynakların bildirdiği...

Surlarımızdaki Gedikler

Hazreti Peygamber'in açık, net, şeksiz-şüphesiz yolunda yürürken savrulduğumuz anlar olur. Sahabenin de olmuş. (Bugünün çeldiricilerinin o günden daha çok ve daha güçlü olduğunu da sanmayalım.) Yol belli, hedef kesinse bu savrulma anlarında yapılacak şey bellidir: Yola geri dönmek. (=Tevbe) Asıl sorun yolu bulanıklaştır...

Bilal Gibi Olabilmek

Peygamberimiz vahyin ilk günlerinde yaşadığı hayret, korku ve ne yapacağını bilememe halini yavaş yavaş atlattıktan sonra önce bireysel, sonra da kitlesel çağrılarla çevresini Allah'tan gelen mesaja inanmaya davet etti. Mekkeliler bu durumu başlangıçta marjinal bir hareket olarak gördüler. Alay ettiler, küçümsediler ama çok da ...