İbn Ummu Mektum: Kayıp Gözde Dirilen Bakış

Bismillahirrahmanirrahim Yüzünü asıp çevirdi, Kendisine âmâ geldi diye. Ne bilirsin belki de o, temizlenecekti. Yahut öğüt alacaktı da bu kendisine fayda verecekti. Ama kendisini müstağni gören, İşte sen onu muhatap alıyorsun. Hâlbuki onun arınmamasından sana ne! Ama sana koşarak gelen, Ki o, korkar durumdadır. Sen ona aldırm...

Söz Kesilmektir Kur(b)an

"Ve Biz her ümmet için kurban kesmeyi bir ibadet kıldık, bu vesileyle O'nun kendilerine rızık olarak verdiği hayvanlar üzerine Allah'ın ismini ansınlar. Bakın, ilâhınız tek bir İlah'tır; o halde yalnız O'na teslim olun! Ve O'na yürekten boyun eğenleri müjdele!" (Hacc, 34) Kurbanı sadece eyleme indirgeyenlere, eylemi de magazinleştirenlere bir çift söz...

Varaka'nın Kalbinden Mirastır "Keşke"lerin Cümlesi

Terazi sarsıldı. Kefe ağdı. Sessizliğin göğsüne Söz düştü. Kalbin odacıklarına ateşli telaşlar taştı. Sessizliğin yatağına maviler aktı. Dünyanın kıyısına göklü tebessüm vurdu. Sıcacık. Yakın. Saydam. İncitmeyen. Tül edalı. Sözün sıcağı buzdan kılıçlara dokundu. Dal uçlarında rüzgâr kıpırtısı başladı. Söz&uu...

"Sözün Kalbi Sende Duracak"

Omuzlarındaki yük taşınır gibi değil.  Varlıktan daha ağır. Yokluk dehşetinden daha acılı. Var-yok arasından daha keskin bir bıçak sırtı. Hayat memat meselesi olmaktan öte bir çelişki. Düşerse, düşmesine son yok. Yükselirse, yüksekliğine had yok… İki ihtimal var. Hira'da yaşadıkları ya doğru ya yanılgı. Yanılgıysa, her şeyini yitirecek. Var...

Zubeyr B. Avvam: Yüzüne Meleklerin İndiği Savaşçı

Çocuğuna haşin davrandığı için sevgisinden şüphe duyulan bir annenin sitemini kayıtlara geçirdi omuzlarındaki melekler: “Zubeyr’i sevmediğim yalandır. Ben onu zorlu savaş günleri için hazırlıyorum. Biraz şiddetli davranıyorsam ondandır. Orduları hezimete uğratıp ganimetler getirsin diye…” Bu anne, Hz. Peygamber’in halası Safiyye...

Sözün Göğü İniyor Şehre

Halinden memnun şehir. İşler yolunda. Sorgulayan yok şehirlileri. O lacak olan bu; öyle sanıyor herkes. Olacağı kadar her şey; öyle görüyor çoğunluk. "Böyle gelmiş, böyle gider." Çeperini zorlamadan akıyor uğultular. İtirazsızlık hükmediyor her köşeye. Gri bir suskunluk bulaşmış duvarlara. Kendi içine kıvrılıyor hayat. Alışkanlığa d&oum...

Karanlıktan Kaçış

Elçi'nin dağdan inişi, insanın kendini aşması için oldu. İnsanın kendini açması için… Kendini kendine perde yapmaya meyilli insan. Kendine güneşi haram edercesine. Kendini karanlığa sonsuz mahkûm edercesine. Kendi kara(n)lığını aydınlık diye övercesine… Öylesine aldanarak ki karanlıktan kaçmak yerine, karanlığa kaçarcası...

Dağ Ko(r)kusu

Dağdan endişeyle indi. Adımları ağır sorumluluğu taşırken zorlanıyordu. Omuzlarındaki emanetin ağırlığı dizlerinde derman bırakmamıştı. “Yoksa ben mecnun mu oldum?” tereddüdü, dayanılmaz bir bıçak sırtı acısıydı. Ne yöne baktıysa, o vardı: Söz. Sözün kanatları bütün yönleri, bütün ufukları kapatıyordu. Son Dağ'ın yolcusu, b...

Son Dağdan Dönüş

"İkra" düştü insanlığın nasibine. Eğildi rahmet dünyanın vefasız yüzüne. Yağmurlu vakitler başladı ve vakitsiz yağmurların sevinciyle sevindi insan. Rabbinin insandan ümitli olduğuna dair haber indi dağın kalbine. Yüzü yerde kalmış insanlığın yüzü "anlam göğü"ne çağrıldı. Kalbin kıblesi kuruldu Hira'da. Mihrabını buldu hasre...

Yürüyüşün Kalp Sesleri

Ki bu garip sığınmacının ağırlayanı Rabbi oldu. “Her şeyi yoktan yaratan” Rabbi. “İnsanı ilgi ve alakadan yaratan” Rabbi… “Hiç sebepsiz veren, hiç yoktan lütfeden” Kerimler Kerim’i. Muhammed-i Emin (sav) muhacir oldu, ağırlayanların en güzeli ise âlemlerin Rabbi. Söz'ün Sahibi… "Oku!" dediğinde Cebrai...

İki Mektup

İran İmparatorluğu bir taraftan Arap Yarımadasının güneyine doğru büyük bir bölgeyi kapsıyordu ve kuzeyde de bazı bölgeler Bizans İmparatorluğu’nun işgali altındaydı. İşgal altındaki Arabistan topraklarında Mecusiliğin ve Hıristiyanlığın yayılma yolları aradığı görülüyordu. Yerel idarelerde belirleyici olan, devlet tarafından görevlendirilen memu...

Müslüman Seyircinin Çağrı Filmi Tutkusu

Yönetmenin Profili İslam dünyasını onurlandıran bu etkileyici filme giden yolu anlamak için öncelikle Akkad’ın yaşamına eğilmek lazım. Sinema eleştirmeni Sami Moubayed onunla Suriye’de ortak bir arkadaşları olan aktör Duraid Lahham’ın  evinde tanıştı ve sonra geniş bir biyografisini yazdı. Tutkuyla çalışan, işine sıkıca sarılan biri olarak...